Odatv muharriri Hürrem Elmasçı’nın 7 Ağustos tarihli “Yılın bomba haberini patlatayım: Can Atalay tahliye oluyor… 16 Ağustos’ta Meclis kürsüsünde” başlıklı yazısının akabinde Atalay’ın tahliyesine giden süreç adım adım işledi. Birinci olarak Türkiye İşçi Partisi Genel Lideri Erkan Baş ve Milletvekilleri Ahmet Şık ile Sera Kadıgil, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile bir ortaya geldi. Yaklaşık 40 dakika süren ve basına kapalı gerçekleşen görüşmenin akabinde açıklama yapan Baş; Anayasa Mahkemesinin, Seyahat Parkı davası mahkumu Can Atalay’ın, milletvekilliğinin düşürülmesinin yok kararında olduğunun tespiti ile sürecin iptali ve yürürlüğünün durdurulması talebiyle yapılan müracaatta “karar verilmesine yer olmadığına” dair kararının münasebetini açıkladığını hatırlattı. Hürrem Elmasçı’nın yazsının ardıdan ikinci olarak ise muhalefet partileri harekete geçti ve dün imza vererek Meclis’i Can Atalay gündemi ile inanılmaz toplantıya çağırdı.
‘AYM’NİN KARARI TBMM’Yİ BAĞLAR’
Bugün ise Atalay’ın durumuna ait yeni bir gelişme yaşandı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Can Atalay’ın tahliye müracaatına ait “karar verilmesine yer olmadığına” hükmetti ve sorumluluğun TBMM’de olduğu belirtildi. Mahkeme kararında şu sözlere yer verildi:
“Anayasa Mahkemesi’nin 22/2/2024 tarihli kararın konusunun ise, TBMM Genel Şurası’nın 30/1/2024 tarihli 54. Birleşiminde Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin 3/1/2024 tarihli ve E.2023/12611 sayılı yazısının Başkanlıkça okunmak suretiyle Genel Kurul’a bildirilmesi sürecine ait olduğu, tüm bu konular birlikte değerlendirildiğinde, hükümlü müdafiilerinin benzeri taleplerinin daha evvel kıymetlendirilerek karara bağlanmış olması ile talep dilekçesine mevzu Anayasa Mahkemesi kararının ise TBMM Genel Kurulu sürecine yönelik olduğu anlaşılmakla…”
Odatv.com